Bugün, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 101. yılını kutluyoruz. 29 Ekim 1923 tarihi, sadece bir gün değil, aynı zamanda bir milletin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin zaferle taçlandırıldığı, yepyeni bir devletin kurulduğu tarihi bir dönüm noktasıdır.
Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde, Anadolu'nun dört bir yanından gelen kahramanlarımızın, kadın-erkek, genç-yaşlı demeden verdiği o destansı mücadeleler sonucunda kurulan Cumhuriyet ile birlikte bizlere çağdaş, laik ve demokratik bir ülke bırakılmıştır. Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değil, aynı zamanda özgürlüğün, eşitliğin ve adaletin sembolüdür.
Bu bayram, bizlere geçmişteki fedakarlıkları, cesareti ve azmi hatırlatırken, aynı zamanda geleceğe dair umutlarımızı ve hedeflerimizi de belirler. Cumhuriyetimizin ilanı ile birlikte, Türkiye'nin her köşesinde bilim, sanat, eğitim ve kültür alanında büyük adımlar atılmış, ülkemiz dünya sahnesinde saygın bir yer edinmiştir.
Ancak, bu kazanımları korumak ve daha ileriye taşımak sadece bir liderin veya bir neslin görevi değil, hepimizin ortak sorumluluğudur. Bizler, Atatürk'ün “Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur” sözünü rehber edinerek, her gün daha güçlü, daha demokratik, daha müreffeh bir Türkiye için çalışmalıyız.
Bağımsızlık ve egemenlik, tarih sahnesine çıktığı ilk günden beri esir olmamış ve devletsiz kalmamış Türk Milleti’nin en yüce sevdasıdır. Bunu hakkıyla sürdürmek, atalarımızdan aldığımız Cumhuriyet bayrağını daha da yücelterek gelecek nesillere taşımak hepimizin vicdan ve vatan borcudur.
Bu vesileyle, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı ve minnetle anıyoruz. Onların emaneti olan bu güzel vatanı ve Cumhuriyeti, aynı kararlılık ve inançla korumak, geliştirmek ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin en büyük görevidir.
Sevgili öğrenciler, Cumhuriyet sizlerin fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bireyler olmanızı ister. Bu uğurda okumaktan, çalışmaktan, üretmekten asla vazgeçmeyin, üşenmeyin, yılmayın. Yorulsanız da Atatürk ilke ve inkılaplarının savunucusu ve takipçisi olun.
Sözlerime Mustafa Kemal Atatürk’ün sözleriyle son vermek istiyorum;
Türk Milleti yüzyıllardan beri hür ve müstakil yaşamış ve istiklâli, yaşamak için şart saymış bir kavmin kahraman evlâtlarından ibarettir. Bu millet istiklâlsiz yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.
Yaşasın Cumhuriyet!
Onur Şişman
Kurucu Müdür
Yorumlar